Dictionary
English–Turkish
adj adjective
adv adverb
BE British English
n noun
prep preposition
v verb
A
abroad adv yurtdışı
accept v kabul etmek
accident kaza
accompany v eşlik etmek
acetaminophen parasetamol
acne sivilce
adapter adaptör
address adres
after sonra
air conditioner klima
air sickness bag sıhhi torba
airmail uçak ile
airport n havaalanı
aisle seat koridor kenarı koltuk
alarm clock çalar saat
all hepsi
allergy alerji
allow v izin vermek
allowance (customs) gümrüksüz geçebilecek miktar
almost neredeyse
alone yalnız
already zaten
also ayrıca
alter v değiştirmek
alternate route alternatif yol
aluminum foil alimünyum kağıtı
always her zaman
amazing hayret verici
ambassador elçi
ambulance ambülans
American adj Amerikan; n Amerikalı
amount (money) tutar
amusement park oyun parkı
animal hayvan
another başka bir
antacid mide asidine karşı ilaç
antibiotics antibiyotik
antifreeze antifriz
antique (object) antika
antiseptic adj antiseptik
antiseptic cream antiseptik krem
anyone biri
apartment apartman dairesi
apologize v özür dilemek
appetite n iştah
appointment randevu
April Nisan
area code alan kodu
arcade oyun salonu
around (place) yakınları; (time) civarında
arrival (terminal) variş
arrive v varmak
art gallery sanat galerisi
arthritis n arterit
ask istemek
aspirin aspirin
assistance yardım
asthma astım
ATM paramatik
attack saldırı
attractive cazip
audio guide teybe alınmış rehber
August Ağustos
Australia Avustralya
authenticity hakikilik
automatic car otomatik araba
autumn [BE] sonbahar
B
baby bebek
baby bottle biberon
baby food bebek maması
baby wipes bebek mendili
babysitter çocuk bakıcısı
back (part of body) sırt
backpack sırt çanta
backache sırt ağrısı
bad kötü
bag çanta
baggage [BE] bavul
baggage cart alış veriş arabası
baggage check emanet
baggage claim bavul teslim bandi
baggage trolley [BE] alış veriş arabası
ball top
bandage bandaj
bank banka
bar bar
basket sepet
basketball basketbol
basketball game basketbol maçı
bathroom tuvalet
battery (vehicle) akü; (radio, watch) pil
battle site savaş meydanı
be v olmak
beach plaj
beautiful adj güzel
bed yatak
before önce
begin v başlamak
behind arkasında
belt kemer
bet n bahis
between (time) arasında
bicycle bisiklet
big büyük
bikini bikini
bill [BE] fatura; (receipt at restaurant) hesap
birthday doğum günü
bite (insect) sokmak
black adj siyah
blanket battaniye
blister su toplanması
blood pressure tansiyon
blouse bluz
blue mavi
boat trip tekne gezisi
book n kitap
book store kitapçı
boots bot; (sport) çizme
boring adj sıkıcı
botanical garden botanik bahçesi
bottle şişe
bottle opener şişe açacağı
box kutu
boxing match boks maçı
boy erkek çocuk
boyfriend erkek arkadaş
bra sütyen
break v kırmak
breast meme
breathe v nefes almak
bridge köprü
briefs külot
bring v getirmek
Britain Britanya
British Britanyalı
brooch broş
broom süpürge
bus otobüs
bus station otobüs garajı
bus stop otobüs durağı
business iş
business center iş merkezi
busy kalabalık
but ama
buy v satın almak
C
cable car teleferik
cafe kafe
calendar takvim
call v çağırmak; (telephone) aramak
call collect karşı tarafa ödetmek
camera fotoğraf makinesi
camp v kamp yapmak
campsite n kamp alanı
can opener konserve açacağı
Canada Kanada
cancel v iptal etmek
car araba; (train compartment) vagon
car park [BE] otopark
car rental araba kiralama
car seat araba koltuğu
carafe n sürahi
carpet (rug) halı
carry-on el çantası
carton kutu
cash para; nakit
cash desk [BE] kasa
cashier kasa
casino kumarhane
castle kale
cat kedi
catch v (bus) yetişmek
cathedral katedral
cave mağara
cell phone cep telefonu
certificate belge
change n (coins) bozuk para; v (alter) değiştirmek; (bus, train) aktarma yapmak; (money) bozdurmak
changing facilities bebeğin altını değiştirecek yer
charcoal odun kömürü
charge ücret
cheap ucuz
check fatura; (receipt at restaurant) hesap
check in v check-in yaptırmak
check-in desk uçuş kaydi masasi
check out (hotel) otelden ayrılmak
checking account cari hesap
chemist [BE] eczane
chest pain göğüs ağrısı
child çocuk
child seat çocuk sandalyesi
child’s cot [BE] çocuk yatağı
church kilise
cigar puro
cigarette sigara
cinema [BE] sinema
classical music klasik müzik
clean adj temiz; v temizlemek
cleaning supplies temizlik maddeleri
clear silmek
cliff uçurum
cling film [BE] plastik ambalaj kağıdı
clock saat
close (near) yakın; v kapanmak
clothing store elbise mağazası
club (golf) sopa
coach (long-distance bus) şehirlerarası otobüs
coat palto
code (area) kod
coin madeni para
cold n (flu) soğuk algınlığı; adj (temperature) soğuk
colleague meslektaş
collect v almak
color renk
comb tarak
come v gelmek
commission komisyon
company (business) şirket; (companionship) arkadaşlık
computer bilgisayar
concert konser
concert hall konser salonu
conditioner saç kremi
condom prezervatif
conference konferans
confirm v teyit etmek
consulate konsolosluk
contact v bağlantı kurmak
contact lens kontak lens
contain v içermek
convention hall kongre salonu
cook ahçı
cooking facility pişirme olanağı; mutfak
copper bakır
corkscrew şarap açacağı
cost v tutmak
cot bebek yatağı
cotton (fabric) pamuklu; (cotton wool) pamuk
cough öksürük
country ülke
country code ülke kodu
courier (guide) rehber
cover charge masa ücreti
cramps kramp
credit card kredi kartı
crib çocuk yatağı
cruise n deniz yolculuğu
crystal (quartz) kuartz
cup fincan
currency para birimi
currency exchange office döviz bürosu
current account [BE] cari hesap
curtain perde
customs gümrük
cut kesik
cycling race bisiklet yarışı
D
damage n hasar
dance n dans; v dans etmek
dance club diskotek
dangerous curve tehlikeli kavşak
day gün
deaf sağır
December Aralık
deck chair katlanabilir koltuk
declare v beyan etmek
deep derin
delay gecikme
denim kot kumaşı
dentist diş doktoru
denture protez
deodorant deodoran
depart v (train, bus) kalkmak
department store mağaza
departure gate çıkış kapisi
deposit ön ödeme
desert çöl
detergent deterjan
diabetic (person) şeker hastası
diamond elmas
diaper bebek bezi
diarrhea ishal
dictionary sözlük
die ölmek
diesel dizel
difficult zor
directory (telephone) rehber
dirty kirli
disabled [BE] özürlü
discount indirim
dish (utensil) tabak çanak
dishwasher bulaşık makinesi
dishwashing liquid bulaşık deterjanı
disposable razor tek kullanımlık jilet
dive v dalmak
diving equipment dalış donanımı
divorced boşanmış
do v yapmak
doctor doktor
doll bebek
dollar (U.S.) dolar
domestic flight iç hat uçuşu
door kapı
double room çift kişilik oda
downtown area kent merkezi
dress elbise
dress code giyim tarzı
drive v seyretmek
driver sürücü
driver’s license ehliyet
dry cleaner kuru temizleyici
duty gümrük vergisi
duty-free goods vergisiz eşyalar
E
earache kulak ağrısı
earrings küpe
east doğu
easy adj kolay
eat v yemek
economy class ekonomi sınıfı
eight sekiz
eighteen on sekiz
eighty seksen
electrical outlet elektrik prizi
electronic elektronik
elevator asansör
eleven on bir
e-mail n e-posta; v yazmak
e-mail address e-posta adresi
embassy elçilik
emergency acil durum
emergency exit acil çıkış
empty adj boş; v boşaltmak
end v bitmek
England İngiltere
English İngilizce
English-speaking İngilizce konuşan
enjoy v beğenmek
enter v girmek
equipment (sports) donanım
escalator yürüyen merdiven
e-ticket e-bilet
e-ticket check-in e-bilet kaydi
European Union AB
evening gece
excess luggage fazla bavul ağırlığı
exchange v değiştirmek
exchange rate döviz kuru
excursion gezinti
exit n çıkış; v çıkmak
expensive pahalı
expert uzman
express ekspres
extension dahili hat
extra (additional) daha
extra bed ek yatak
eye göz
F
fabric kumaş
facial yüz bakımı
fall sonbahar
family aile
fan (ventilator) vantilatör
far uzak
farm çiftlik
far-sighted yakını görme bozukluğu
fast (ahead) adv ileri; (speed) hızlı
fast-food restaurant hazır yemek lokantası
fax faks
February Şubat
fee komisyon
feed v yemek vermek
female kadın
ferry vapur
fever ateş
few birkaç tane
field tarla
fifteen on beş
fifty elli
fill v hazırlamak
fill up (car) doldurmak
filling (dental) dolgu
film film
find v bulmak
fine adj iyi
fire yangın
fire door yangin kapisi
fire extinguisher yangın söndürme aleti
first class birinci sınıf
fit v (clothes) olmak
fitting room soyunma odası
five beş
fix v onarmak
flat adj (shoe) patlak
flight uçuş
flight number uçuş numarası
floor (level) kat
fly v uçmak
folk music halk müziği
food yiyecek
football [BE] futbol
football game [BE] futbol maçı
foreign currency döviz
forest orman
fork çatal
form form
forty kırk
four dört
fourteen on dört
frame (glasses) çerçeve
free (available) boş; (without charge) ücretsiz
freezer dondurucu
fresh taze
Friday Cuma
friend arkadaş
full dolu
G
game (match) maç; (toy) oyun
garage (parking) garaj; (repair) araba tamirhanesi
garbage bag çöp torbası
garden bahçe
gas benzin
gas station benzin istasyonu
gate (airport) biniş kapısı
get v (find) bulmak
get a refund v para geri almak
get off v (bus, etc.) inmek
get to v gitmek
gift shop hediyelik eşya dükkanı
girl kız çocuk
girlfriend kız arkadaş
give v vermek
glass bardak
glasses (optical) gözlük
go v gitmek
gold altın
golf golf
golf club golf sopası
golf course golf sahası
golf tournament golf turnuvası
good adj iyi
green yeşil
grocery store bakkal
ground (earth) zemin
ground-floor room zemin-kat odası
guide (telephone) [BE] rehber; (tour) gezi rehberi
guide dog rehber köpeği
guide book rehber kitabı
gym jimnastik
gynecologist kadın hastalıkları uzmanı
H
hair saç
hairbrush saç fırçası
haircut saç tıraşı
hairdresser kuaför
hairspray saç spreyi
half adj yarım
hand el
handbag [BE] cüzdan
handicapped özürlü
happen v olmak
harbor liman
hard (difficult) zorlu; (solid) sert
hat şapka
have v sahip olmak
hear v duymak
heart kalp
heat n ısıtıcı
heater ısıtıcı
heating [BE] n ısıtıcı
heavy ağır
helmet kask
help yardım
here burada
high yüksek
highchair yüksek sandalye
highway otoyol
hill tepe
hire [BE] v kiralamak
hold on v (wait) beklemek
holiday [BE] tatil
home ev
horsetrack at yarışı
hospital hastane
hot sıcak
hotel otel
hour saat
house ev
how nasıl
hundred yüz
hungry aç
hurt v acımak
husband koca
I
ibuprofen ibuprofen
ice buz
identification kimlik belgesi
ill [BE] hasta
included dahil
incredible inanılmaz
indoor pool kapalı havuz
inexpensive ucuz
infection bulaşma
information bilgi
information desk danışma masası
information office danışma bürosu
innocent masum
insect böcek
insect bite böcek sokması
insect repellent böcek kovucu
inside içerde
instant messenger anında muhabbet
instruction kullanım talimatı
insurance sigorta
interest (hobby) ilgi alanı
interesting ilginç
intermediate orta seviyede
international flight diş hat uçuşu
internet internet
internet cafe internet kafe
internet service internet hizmeti
interpret tercüme etmek
interpreter tercüman
intersection kavşak
Ireland İrlanda
iron ütü
item eşya
itemized bill dökümlü hesap
J
jacket monta
January Ocak
jazz caz
jeans kot pantalon
jet-ski jet ski
jeweler kuyumcu
jewelry mücevherat
job iş
join v (accompany) katılmak; (to get involved) girmek
July Temmuz
June Haziran
K
key anahtar
key ring anahtarlık
kiddie pool çocuk havuzu
kilometer kilometre
kiss v öpmek
kitchen mutfak
kitchen foil [BE] alimünyum kağıtı
know v bilmek
L
lace dantel
lake göl
land v (airplane) inmek
large büyük
last adj son; sonuncu; v devam etmek
late geç
launderette [BE] çamaşırhane
laundromat çamaşirhane
laundry facility çamaşırhane
lawyer avukat
leather deri
leave v (depart) kalkmak; (deposit) bırakmak; (go) gitmek
left (side) sol
leg bacak
lens (camera) objektif; (glasses) cam
letter mektup
library kitaplık
life boat cankurtaran sandalı
life jacket can yeleği
lifeguard cankurtaran
lift [BE] asansör
lift pass teleferik pasosu
light n (electric) ışık; adj (not dark) aydınlık; (not heavy) hafif; (color) açık; (on vehicle) far
light bulb ampul
lighter (cigarette) çakmak
like v beğenmek
line (subway) hat
linen keten
liquor store tekel bayii
lira (Turkish currency, YTL) lira
liter litre
little (small) küçük
live v yaşamak
live music canlı müzik
local yerel
lock kilit
log on v girmek
login giriş
logout n çıkış; v çıkmak
long uzun
look like v benzemek
lose v kaybetmek
love v (like) beğenmek; (somebody) sevmek
low düşük
low bridge alçak köprü
luggage bavul
luggage cart el arabası
luggage locker bagaj dolapı
M
machine washable makinede yıkanabilir
magazine dergi
magnificent muhteşem
mail mektup
mailbox posta kutusu
main ana; başlıca
make-up n makyaj; v (a prescription) [BE] hazırlamak
male (man) erkek
mall alış veriş merkezi
manager müdür
manicure manikür
manual (car) el kitabı
map harita
March Mart
market pazar
mascara rimel
massage masaj
May Mayıs
match (smoking) kibrit; (sports) maç
measurement ölçü
medicine (medication) ilaç
medium (size) orta
meet v buluşmak
meeting toplantı
meeting room toplantı odası
message mesaj
microwave mikrodalga
midnight gece yarısı
mistake yanlışlık
mobile phone [BE] cep telefonu
moisturizer (cream) nemlendirici
moment an
Monday Pazartesi
money para
month ay
mop yer bezi
moped mopet
mosque cami
motion sickness yol tutması
motorboat motorlu tekne
motorcycle motorsiklet
motorway [BE] otoyol
mountain dağ
mouth ağız
move v taşınmak
movie film
movie theater sinema
movies theater sinema
mugging hırsızlık
museum müze
music müzik
N
nail file tırnak törpüsü
name isim
napkin peçete
nappy [BE] bebek bezi
national ulusal
near yakın
necklace kolye
new yeni
New Zealand Yeni Zelanda
newspaper gazete
newsstand gazete bayii
next (following) bir sonraki
next to yanında
nice iyi
nightclub gece klübü
nine dokuz
nineteen on dokuz
ninety doksan
non-smoking sigara içilmeyen
north kuzey
nose burun
nothing hiçbir şey
notify v bildirmek
November Kasım
novice acemi
number numara
nurse hemşire
O
October Ekim
office ofis
office hours çalışma saatleri
off-licence [BE] tekel bayii
off-peak kalabalık saatler dışında
often sık sık
old (senior) yaşlı; (thing) eski
one bir
one way tek yön
one-way ticket sırf gidiş
open adj açık; v (store) açılmak; v (a window) açmak
opening hours açılış saatleri
opera opera
opposite karşıda; karşısında
optician göz doktoru
orange (color) portakal rengi
order v sipariş vermek
outdoor açık havada
outdoor pool açık havuz
outside dışında; dışarda
overlook hakim tepe
P
pacifier emzik
pack v hazırlamak
package paket
paddling pool [BE] çocuk havuzu
pain acı
palace saray
pants pantalon
pantyhose tayt
paper towels kağıt havlusu
paracetamol [BE] parasetamol
park park
parking park yeri
parking lot otopark
party (social) parti
pass v (a place) geçmek
pass through geçmek
passport pasaport
passport control pasaport kontrolu
pastry store pastane
path patika
pay v ödemek
payment ödeme
peak tepe
pedestrian crossing yaya geçidi
pediatrician çocuk doktoru
people insanlar
period (menstrual) aybaşı
person kişi
petrol [BE] benzin
petrol station [BE] benzin istasyonu
pewter kurşun-kalay alaşımı
pharmacy eczane
phone n telefon; v telefon etmek
phone call telefon görüşmesi
phone card telefon kartı
photocopy fotokopi
photograph fotoğraf
phrase book konuşma kılavuzu
pick up v almak
picnic area piknik alanı
piece (item) parça
pill hap; (contraceptive) doğum kontrol hapı
pillow yastık
pillow case yastık kılıfı
PIN pin numarasi
piste [BE] pist
place yer
plane uçak
plaster [BE] bandaj
plastic wrap plastik ambalaj kağıdı
plate tabak
platform [BE] peron
platinum platin
play n (theater) tiyatro oyunu; v (game) oynamak; (music) çalmak
playground çocuk parkı
plunger plançer
pocket cep
pole kayak sopası
point v (to something) göstermek
police polis
police report polis raporu
police station polis karakolu
pond gölcük
pop music pop
port (harbor) liman
post [BE] n posta; v postaya vermek
postbox [BE] posta kutusu
post office [BE] postane
postcard kartpostal
pottery çanak çömlek
pound (sterling) İngiliz sterlini
pregnant hamile
prescription reçete
press v ütülemek
price fiyat
problem soru
program program
purple mor
purpose sebeb
purse cüzdan
push chair [BE] puşet
put v koymak
Q
quarter çeyrek
quiet sessiz
R
racetrack hipodrom
racket (tennis, squash) raket
railway station [BE] tren garı
raincoat yağmurluk
rainy yağmurlu
rap rep
rape tecavüz
rash kaşıntı
razor jilet
razor blades jilet
ready hazır
real (genuine) gerçek; hakiki
receipt fatura; fiş
recommend v önermek
refrigerator buzdolabı
region bölge
regular (gas) normal; (size) orta boy
religion din
rent v kiralamak
repair v onarmak
repeat v tekrarlamak; tekrar etmek
report v (crime) haber vermek
reservation yer ayırtmak
reserve (a table) v ayırtmak
restaurant lokanta
restroom tuvalet
return (ticket) [BE] gidiş dönüş; v (come back) dönmek; (surrender) bırakmak
right (correct) doğru
ring yüzük
river ırmak
road yol
road map yol haritası
robbery soygun
romantic romantik
room oda
room service oda servisi
round (of game) tur
round-trip gidiş dönüş
route yol
rubbish [BE] çöp
rubbish bag [BE] çöp torbası
S
safe n kasa; adj (not dangerous) güvenli
sales tax KDV
sandals sandalet
sanitary napkin kadın bağı
sanitary pad [BE] kadın bağı
Saturday Cumartesi
sauna sauna
saving (account) tasarruf hesap
scarf eşarp
schedule tarife
scissors makas
Scotland İskoçya
sea deniz
seat (theater, movies) yer; (train) koltuk
see v görmek; (witness) tanık olmak
sell v satmak
seminar seminer
send göndermek
senior citizen yaşlı
separately ayrı ayrı
September Eylül
service (church) ayin; (to a customer) servis
seven yedi
seventeen on yedi
seventy yetmiş
shampoo şampuan
sheet (bed) çarşaf
ship gemi
shirt (men’s) gömlek
shoe ayakkabı
shoe store ayakkabı dükkânı
shopping area alış veriş merkezi
shopping centre [BE] alış veriş merkezi
short kısa
shorts şort
show v göstermek
shower duş
side effect yan etkisi
sick hasta
sightseeing tour tur
silk ipek
silver gümüş
single (ticket) [BE] sırf gidiş
single room tek kişilik oda
sit v oturmak
six altı
sixteen on altı
sixty altmış
size beden
skirt etek
skis kayak
slippers terlik
slow (behind) geri; (speed) yavaş
small küçük
smoking sigara içilen
smoking area sigara içilen yer
sneakers lastik ayakkabı
snorkel şnorkel
snorkeling equipment şnorkel takımı
snow n kar; v kar yağmak
snowboard kar kayağı
snowshoe kar ayakkabısı
snowy karlı
soap sabun
soccer futbol
soccer game futbol maçı
sock çorap
socket priz
some bazı
something bir şey
soon yakında
soother [BE] emzik
sore throat boğaz ağrısı
south güney
souvenir hediyelik eşya
souvenir guide hediyelik eşya rehberi
souvenir store hediyelik eşya dükkanı
speak v konuşmak; (language) bilmek
special özel
sport spor
sports massage spor masajı
sprain burkulma
spring ilkbahar
square (town) meydan
stadium stadyum
stairs merdivenler
stamp n (postage) pul; v mühürletmek
start v (car) çalıştırmak; (commence) başlamak
stay v kalmak
steep dik
stomach mide
stomachache mide ağrısı
stop n (bus) durak; (subway) metro istasyonu; v durmak
store mağaza
store directory mağaza rehberi
store guide [BE] mağaza rehberi
stove fırın
straight ahead doğru ilerde
strange şaşırtıcı
stream dere
strike v (hit) vurmak
stroller puşet
student öğrenci
study v okumak
summer yaz
Sunday Pazar
suppose sanmak
style üslup
subway metro
subway map metro planı
subway station metro istasyonu
suggest v önermek
suit takım elbise
suitable uygun
sun güneş
sunburn güneş yanığı
sunglasses güneş gözlüğü
sunny güneşli
sunscreen güneş geçirmez krem
sunstroke güneş çarpması
super (petrol) [BE] süper
superb mükemmel
supermarket süpermarket
suppository fitil
surfboard surf tahtası
sweater süveter
sweatshirt sweatshirt
swelling şişlik
swim v yüzmek
swimming pool yüzme havuzu
swimming trunks mayo
swimsuit mayo
synagogue havra
T
table masa
tablet tablet
take v (carry) götürmek; (medicine) almak; (room) tutmak; (time) binmek
take off çıkartmak
talk v konuşmak
tampon tampon
taxi taksi
taxi stand taksi durağı
team takım
tell v söylemek
ten on
tennis court tenis kortu
tennis match tenis maçı
tent çadır
terminal terminal
terrible berbat; kötü
that o
theft hırsızlık
thermal spring termal kaynağı
thick kalın
thief hırsız
thin ince
thirteen on üç
thirty otuz
this bu
three üç
throat boğaz
Thursday Perşembe
ticket bilet
ticket office bilet gişesi
tie kravat
tights [BE] tayt
time saat
timetable [BE] tarife
tissue kağıt mendil
tobacconist tütüncü
today bugün
toilet [BE] tuvalet
toilet paper tuvalet kağıdı
tomorrow adv yarın
too (extreme) çok
too much çok fazla
tooth diş
toothache diş ağrısı
toothbrush diş fırçası
toothpaste diş macunu
tour (sightseeing) tur
tourist turist
tourist office turist danışma bürosu
towel havlu
town şehir; kent
town map kent haritası
town square kasaba meydanı
toy store oyuncakçı
track peron
traditional geleneksel
traffic light trafik ışığı
trail pist
trail map pist haritası
train tren
train station tren garı
trash çöp
travel agency seyahat acentası
travel sickness [BE] yol tutması
traveler’s check seyahat çeki
traveller’s cheque [BE] seyahat çeki
trim uçlarından alma
trip yolculuk; gezi
trousers [BE] pantalon
try on v (clothes) denemek
T-shirt tişört
Tuesday Salı
tunnel tünel
Turkey Türkiye
Turkish (language) Türkçe; (nationality) Türk
turn off v kapatmak
turn on v açmak
TV televizyon
twelve on iki
twenty yirmi
two iki
typical tipik
U
ugly çirkin
umbrella şemsiye
under altında
underground [BE] metro
underground map [BE] metro planı
underground station [BE] metro istasyonu
underpants [BE] külot
understand v anlamak
United Kingdom Birleşik Krallık
United States of America Amerika Birleşik Devletleri
unlimited mileage sınırsız yakıt kullanımı
until kadar
upset stomach mide bozukluğu
urgent acil
use v kullanmak
V
vacation tatil
vacation resort tatil yeri
vacuum cleaner elektrikli süpürge
vaginal infection vajina iltihabı
valley vadi
value değer
VAT [BE] KDV
vegetarian (meal) etsiz; (person) vejetaryen
very çok
village köy
vineyard bağ
visa vize
visit n ziyaret; v ziyaret etmek
visiting hours ziyaret saatleri
volleyball voleybol
volleyball game voleybol maçı
vomit v kusmak
W
wait v beklemek
waiter garson
waitress garson
wake (someone) uyandırmak
wake-up call arama•uyandirma
walking route yürüyüş yolu
wallet cüzdan
warm ılık
washing machine çamaşır makinesi
watch (wrist) kol saati
water su
water skis su kayağı
waterfall şelale
way yol
weather hava
weather forecast hava tahmini
Wednesday Çarşamba
weekend rate hafta sonu fiyatı
west batı
what ne
wheelchair tekerlekli sandalye
wheelchair ramp tekerlekli sandalye rampası
when ne zaman
where nerede
who kim
why niçin
wife karı
window (office, apartment)
pencere
window case vitrin
window seat pencere kenarı koltuk
windsurfer rüzgar sörfçüsü
winery şaraphane
wireless internet kablosuz internet
winter kış
withdraw funds çekilen paralar
within (time) içinde
wool yün
work v (function) çalışmak
wrong yanlış
Y
yield yol vermek
youth hostel gençlik yurdu
Z
zero sıfır
zoo hayvanat bahçesi
Turkish–English
A
AB European Union
acemi novice
acı pain
acımak hurt v
acil urgent
acil çikiş emergency exit
acil durum emergency
aç hungry
açık open adj; light adj (color)
açık havada outdoor
açık havuz outdoor pool
açılış saatleri opening hours
açılmak open v (store)
açmak open v (a window); turn on
adaptör adapter
adres address
ağır heavy
ağız mouth
Ağustos August
ahçı cook
aile family
aktarma yapmak change v (bus, train)
akü battery (vehicle)
alan kodu area code
alçak köprü low bridge
alış veriş arabası baggage cart [trolley BE]
alerji allergy
alış veriş merkezi mall [shopping centre BE]; shopping area
alimünyum kağıtı aluminum [kitchen BE] foil
almak collect v; pick up; take (medicine)
altı six
altın gold
altında under
alternatif yol alternate route
altmış sixty
ama but
ambülans ambulance
Amerika Birleşik Devletleri United States of America
Amerikalı American n
Amerikan American adj
ampul light bulb
an moment
ana main
anahtar key
anahtarlık key ring
anında muhabbet instant messenger
anlamak understand v
antibiyotik antibiotics
antifriz antifreeze
antika antique (object)
antiseptik antiseptic
antiseptik krem antiseptic cream
apartman dairesi apartment
araba car
araba kiralama car rental
araba koltuğu car seat
araba tamirhanesi garage (repair)
Aralık December
aramak call v (telephone)
arama-uyandirma wake-up call
arasında between (time)
arkadaş friend
arkadaşlık company (companionship)
arkasında behind
arterit arthritis
asansör elevator [lift BE]
aspirin aspirin
astım asthma
at yarışı horsetrack
ateş fever
avukat lawyer
Avustralya Australia
ay month
ayakkabı shoe
ayakkabı dükkânı shoe store
aybaşı period (menstrual)
aydınlık period adj (not dark)
ayırtmak reserve v (a table)
ayrı ayrı separately
ayrıca also
ayin service (church)
B
bacak leg
bagaj dolapı luggage locker
bağ vineyard
bağlantı kurmak contact v
bahçe garden
bahis bet n
bakır copper
bakkal grocery store
bandaj bandage [plaster BE]
banka bank
bar bar
bardak glass
basketbol basketball
basketbol maçı basketball game
başka bir another
başlamak begin v; start (commence)
başlıca main
batı west
battaniye blanket
bavul luggage [baggage BE]
bavul teslim bandi baggage claim
bazı some
bebeğin altını değiştirecek yer changing facilities
bebek baby; doll
bebek bezi diaper [nappy BE]
bebek maması baby food
bebek mendili baby wipes
bebek yatağı cot
beden size
beğenmek enjoy v; like v; love
beklemek hold on v; wait
belge certificate
benzemek look like v
benzin gas [petrol BE]
benzin istasyonu gas [petrol BE] station
berbat terrible
beş five
beyan etmek declare v
bırakmak return v (surrender); leave (deposit)
biberon baby bottle
bikini bikini
bildirmek notify v
bilet ticket
bilet gişesi ticket office
bilgi information
bilgisayar computer
bilmek know v; speak (language)
biniş kapısı gate (airport)
binmek take v (time)
bir one
bir şey something
bir sonraki next (following)
biri anyone
birinci sınıf first class
birkaç tane few
Birleşik Krallık United Kingdom
bisiklet bicycle
bisiklet yarışı cycling race
bitmek end v
bluz blouse
boğaz throat
boğaz ağrısı sore throat
boks maçı boxing match
boş free (available); empty
boşaltmak empty v
boşanmış divorced
bot boots
botanik bahçesi botanical garden
bozdurmak change v (money)
bozuk para change n (coins)
böcek insect
böcek kovucu insect repellent
böcek sokması insect bite
bölge region
Britanya Britain
Britanyalı British
broş brooch
bu this
bugün today
bulaşık deterjanı dishwashing liquid
bulaşık makinesi dishwasher
bulaşma infection
bulmak find v; get
buluşmak meet v
burada here
burkulma sprain
burun nose
buz ice
buzdolabı refrigerator
büyük big; large
C
cam glasses
cami mosque
can yeleği life jacket
cankurtaran lifeguard
cankurtaran sandalı life boat
canlı müzik live music
cari hesap checking [current BE] account
caz jazz
cazip attractive
cep pocket
cep telefonu cell [mobile BE] phone
check-in yaptırmak check in v
civarında around (time)
Cuma Friday
Cumartesi Saturday
cüzdan purse [handbag BE]; wallet
Ç
çadır tent
çağırmak call v
çakmak lighter (cigarette)
çalar saat alarm clock
çalışma saatleri office hours
çalışmak work v (function)
çalıştırmak start v (car)
çalmak play v (music)
çamaşır makinesi washing machine
çamaşirhane laundromat [launderette BE]; laundry facility
çanak çömlek pottery
çanta bag
çarşaf sheet (bed)
Çarşamba Wednesday
çatal fork
çekilen paralar withdraw funds
çerçeve frame (glasses)
çeyrek quarter
çıkartmak take off
çıkış exit n; logout
çıkış kapisi departure gate
çıkmak exit v; logout
çift kişilik oda double room
çiftlik farm
çirkin ugly
çizme boots (sport)
çocuk child
çocuk bakıcısı babysitter
çocuk doktoru pediatrician
çocuk havuzu kiddie [paddling BE] pool
çocuk parkı playground
çocuk sandalyesi child seat
çocuk yatağı crib [child’s cot BE]
çok too (extreme); very
çok fazla too much
çorap sock
çöl desert
çöp trash [rubbish BE]
çöp torbası garbage [rubbish BE] bag
D
dağ mountain
daha extra (additional)
dahil included
dahili hat extension
dalış donanımı diving equipment
dalmak dive v
danışma bürosu information office
danışma masası information desk
dans dance n
dans etmek dance v
dantel lace
değer value
değiştirmek change v (alter); alter; exchange
denemek try on v (clothes)
deniz sea
deniz yolculuğu cruise n
deodoran deodorant
dere stream
dergi magazine
deri leather
derin deep
deterjan detergent
devam etmek last v
dışarda outside
dışında outside
dik steep
din religion
diş tooth
diş ağrısı toothache
diş doktoru dentist
diş fırçası toothbrush
diş hat uçuşu international flight
diş macunu toothpaste
diskotek dance club
dizel diesel
doğru right (correct)
doğru ilerde straight ahead
doğu east
doğum günü birthday
doğum kontrol hapı pill (contraceptive)
doksan ninety
doktor doctor
dokuz nine
dolar dollar (U.S.)
doldurmak fill up (car)
dolgu filling (dental)
dolu full
donanım equipment (sports)
dondurucu freezer
dökümlü hesap itemized bill
dönmek return v (come back)
dört four
döviz foreign currency
döviz bürosu currency exchange office
döviz kuru exchange rate
durak stop n (bus)
durmak stop v
duş shower
duymak hear v
düşük low
E
e-bilet e-ticket
e-bilet kaydi e-ticket check-in
eczane pharmacy [chemist BE]
ehliyet driver’s license
ek yatak extra bed
Ekim October
ekonomi sınıfı economy class
ekspres express
el hand
el arabası luggage cart [trolley BE]
el çantası carry-on
el kitabı manual (car)
elbise dress
elbise mağazası clothing store
elçi ambassador
elçilik embassy
elektrik prizi electrical outlet
elektrikli süpürge vacuum cleaner
elektronik electronic
elli fifty
elmas diamond
emanet baggage check
emzik pacifier [soother BE]
e-posta e-mail n
e-posta adresi e-mail address
erkek male (man)
erkek arkadaş boyfriend
erkek çocuk boy
eski old (thing)
eşarp scarf
eşlik etmek accompany v
eşya item
etek skirt
etsiz vegetarian (meal)
ev home; house
Eylül September
F
faks fax
far light adj (on vehicle)
fatura receipt [bill BE]
fazla bavul ağırlığı excess luggage
fırın stove
film film; movie
fincan cup
fiş receipt
fitil suppository
fiyat price
form form
fotoğraf photograph
fotoğraf makinesi camera
fotokopi photocopy
futbol soccer [football BE]
futbol maçı soccer [football BE] game
G
garaj garage (parking)
garson waiter; waitress
gazete newspaper
gazete bayii newsstand
gece evening
gece klübü nightclub
gece yarısı midnight
gecikme delay
geç late
geçmek pass v (a place); pass through
geleneksel traditional
gelmek come v
gemi ship
gençlik yurdu youth hostel
gerçek real (genuine)
geri slow (behind)
getirmek bring v
gezi trip
gezi rehberi guide (tour)
gezinti excursion
gidiş dönüş round-trip [return BE] (ticket)
giriş login
girmek enter v; log on; join (to get involved); get to; go; leave (go)
giyim tarzı dress code
golf golf
golf sahası golf course
golf sopası golf club
golf turnuvası golf tournament
göğüs ağrısı chest pain
göl lake
gölcük pond
gömlek shirt (men’s)
göndermek send v
görmek see v
göstermek point v (to something); show
götürmek take v (carry)
göz eye
göz doktoru optician
gözlük glasses (optical)
gümrük customs
gümrük vergisi duty
gümrüksüz geçebilecek miktar allowance (customs)
gümüş silver
gün day
güneş sun
güneş çarpması sunstroke
güneş geçirmez krem sunscreen
güneş gözlüğü sunglasses
güneş yanığı sunburn
güneşli sunny
güney south
güvenli safe adj (not dangerous)
güzel beautiful
H
haber vermek report v (crime)
hafif light adj (not heavy)
hafta sonu fiyatı weekend rate
hakiki real (genuine)
hakikilik authenticity
hakim tepe overlook
halı carpet (rug)
halk müziği folk music
hamile pregnant
hap pill
harita map
hasar damage n
hasta sick [ill BE]
hastane hospital
hat line (subway)
hava weather
hava tahmini weather forecast
havaalanı airport
havlu towel
havra synagogue
hayret verici amazing
hayvan animal
hayvanat bahçesi zoo
hazır ready
hazır yemek lokantası fast-food restaurant
hazırlamak fill [make-up BE] (a prescription) v; pack
Haziran June
hediyelik eşya souvenir
hediyelik eşya dükkanı gift shop; souvenir store
hediyelik eşya rehberi souvenir guide
hemşire nurse
hepsi all
her zaman always
hesap check (receipt at restaurant, etc.)
hırsız thief
hırsızlık mugging; theft
hızlı fast (speed)
hiçbir şey nothing
hipodrom racetrack
I
ılık warm
ırmak river
ısıtıcı heat n; heater [heating BE]
ışık light n (electric)
İ
ibuprofen ibuprofen
iç hat uçuşu domestic flight
içerde inside
içermek contain v
içinde within (time)
iki two
ilaç medicine (medication)
ileri fast (ahead)
ilgi alanı interest (hobby)
ilginç interesting
ilkbahar spring
inanılmaz incredible
ince thin
indirim discount
İngiliz sterlini pound (sterling)
İngilizce English
İngilizce konuşan English-speaking
İngiltere England
inmek get off v (bus); land (airplane)
insanlar people
internet internet
internet hizmeti internet service
internet kafe internet cafe
ipek silk
iptal etmek cancel v
İrlanda Ireland
ishal diarrhea
isim name
İskoçya Scotland
istemek ask
iş business; job
iş merkezi business center
iştah appetite
iyi fine adj; good; nice
izin vermek allow
J
jet ski jet-ski
jilet razor; razor blades
jimnastik gym
K
kablosuz internet wireless internet
kabul etmek accept v
kadar until
kadın female
kadın bağı sanitary napkin [pad BE]
kadın hastalıkları uzmanı gynecologist
kafe cafe
kağıt havlusu paper towels
kağıt mendil tissue
kalabalık busy
kalabalık saatler dışında off-peak
kale castle
kalın thick
kalkmak depart v (train, bus); leave (depart)
kalmak stay v
kalp heart
kamp alanı campsite
kamp yapmak camp v
Kanada Canada
kapalı havuz indoor pool
kapanmak close v; turn off
kapı door
kar snow n
kar ayakkabısı snowshoe
kar kayağı snowboard
kar yağmak snow v
karı wife
karlı snowy
karşı tarafa ödetmek call collect
karşıda opposite
karşısında opposite
kartpostal postcard
kasa cashier [cash desk BE]; safe
kasaba meydanı town square
Kasım November
kask helmet
kaşıntı rash
kat floor (level)
katedral cathedral
katılmak join v (accompany)
katlanabilir koltuk deck chair
kavşak intersection
kayak skis
kayak sopası pole
kaybetmek lose v
kaza accident
KDV sales tax [VAT BE]
kedi cat
kemer belt
kent town
kent haritası town map
kent merkezi downtown area
kesik cut
keten linen
kırk forty
kırmak break v
kısa short
kış winter
kız arkadaş girlfriend
kız çocuk girl
kibrit match (smoking)
kilise church
kilit lock
kilometre kilometer
kim who
kimlik belgesi identification
kiralamak rent [hire BE] v
kirli dirty
kişi person
kitap book n
kitapçı bookstore
kitaplık library
klasik müzik classical music
klima air conditioner
koca husband
kod code (area)
kol saati watch (wrist)
kolay easy
koltuk seat (train)
kolye necklace
komisyon commission; fee
konferans conference
kongre salonu convention hall
konser concert
konser salonu concert hall
konserve açacağı can opener
konsolosluk consulate
kontak lens contact lens
konuşma kılavuzu phrase book
konuşmak talk v; speak
koridor kenarı koltuk aisle seat
kot kumaşı denim
kot pantalon jeans
koymak put v
köprü bridge
kötü terrible (weather); bad
köy village
kramp cramps
kravat tie
kredi kartı credit card
kuaför hairdresser
kuartz crystal (quartz)
kulak ağrısı earache
kullanım talimatı instruction
kullanmak use v
kumarhane casino
kumaş fabric
kurşun-kalay alaşımı pewter
kuru temizleyici dry cleaner
kusmak vomit v
kutu box; carton
kuyumcu jeweler
kuzey north
küçük little; small
külot briefs [underpants BE]
küpe earrings
L
lastik ayakkabı sneakers
liman harbor; port
lira (Turkish currency, YTL) lira
litre liter
lokanta restaurant
M
maç match (sports); game (match)
madeni para coin
mağara cave
mağaza store; department store
mağaza rehberi store directory [guide BE]
makas scissors
makinede yıkanabilir machine washable
makyaj make-up n
manikür manicure
Mart March
masa table
masa ücreti cover charge
masaj massage
masum innocent
mavi blue
Mayıs May
mayo swimming trunks; swimsuit
mektup letter; mail
meme breast
merdivenler stairs
mesaj message
meslektaş colleague
metro subway [underground BE]
metro istasyonu subway [underground] stop; subway [underground BE] station
metro planı subway [underground BE] map
meydan square (town)
mide stomach
mide ağrısı stomachache
mide asidine karşı ilaç antacid
mide bozukluğu upset stomach
mikrodalga microwave
monta jacket
mopet moped
mor purple
motorlu tekne motorboat
motorsiklet motorcycle
muhteşem magnificent
mutfak kitchen; cooking facility
mücevherat jewelry
müdür manager
mühürletmek stamp v
mükemmel superb
müze museum
müzik music
N
nakit cash n
nasıl how
ne what
ne zaman when
nefes almak breathe v
nemlendirici moisturizer (cream)
nerede where
neredeyse almost
niçin why
Nisan April
normal regular (gas)
numara number
O
o that
objektif lens (camera)
Ocak January
oda room
oda servisi room service
odun kömürü charcoal
ofis office
okumak study v
olmak be v; fit (clothes); happen
on ten
on altı sixteen
on beş fifteen
on bir eleven
on dokuz nineteen
on dört fourteen
on iki twelve
on sekiz eighteen
on üç thirteen
on yedi seventeen
onarmak fix v; repair
opera opera
orman forest
orta medium (size)
orta boy regular (size)
orta seviyede intermediate
otel hotel
otelden ayrılmak check out (hotel)
otobüs bus
otobüs durağı bus stop
otobüs garajı bus station
otomatik araba automatic car
otopark parking lot [car park BE]
otoyol highway [motorway BE]
oturmak sit v
otuz thirty
oynamak play v (game)
oyun game (toy)
oyun parkı amusement park
oyun salonu arcade
oyuncakçı toy store
Ö
ödeme payment
ödemek pay v
öğrenci student
öksürük cough
ölçü measurement
ölmek die
ön ödeme deposit
önce before
önermek recommend v; suggest
öpmek kiss v
özel special
özür dilemek apologize v
özürlü handicapped [disabled BE]
P
pahalı expensive
paket package
palto coat
pamuk cotton (cotton wool)
pamuklu cotton (fabric)
pantalon pants [trousers BE]
para cash n; money
para birimi currency
para geri almak get a refund v
paramatik ATM
parasetamol acetaminophen [paracetamol BE]
parça piece (item)
park park
park yeri parking
parti party (social)
pasaport passport
pasaport kontrolu passport control
pastane pastry store
patika path
patlak adj flat (shoe)
pazar market
Pazar Sunday
Pazartesi Monday
peçete napkin
pencere window (office, apartment)
pencere kenarı koltuk window seat
perde curtain
peron track [platform BE]
Perşembe Thursday
piknik alanı picnic area
pil battery (radio, watch)
pin numarasi PIN
pişirme olanağı cooking facility
pist trail [piste BE]
pist haritası trail map
plaj beach
plançer plunger
plastik ambalaj kağıdı plastic wrap [cling film BE]
platin platinum
polis police
polis karakolu police station
polis raporu police report
pop pop music
portakal rengi orange (color)
posta mail n [post BE]
posta kutusu mailbox [postbox BE]
postane post office
postaya vermek mail v [post BE]
prezervatif condom
priz socket
program program
protez denture
pul stamp n (postage)
puro cigar
puşet stroller [push chair BE]
R
raket racket (tennis, squash)
randevu appointment
reçete prescription
rehber courier (guide); directory [guide BE] (telephone)
rehber kitabı guide book
rehber köpeği guide dog
renk color
rep rap
rimel mascara
romantik romantic
rüzgar sörfçüsü windsurfer
S
saat clock; hour; time
sabun soap
saç hair
saç fırçası hairbrush
saç kremi conditioner
saç spreyi hairspray
saç tıraşı haircut
sağır deaf
sahip olmak have v
saldırı attack
Salı Tuesday
sanat galerisi art gallery
sandalet sandals
sanmak suppose
saray palace
satın almak buy v
satmak sell v
sauna sauna
savaş meydanı battle site
sebeb purpose
sekiz eight
seksen eighty
seminer seminar
sepet basket
sert hard (solid)
servis service (to customer)
sessiz quiet
sevmek love v (somebody)
seyahat acentası travel agency
seyahat çeki traveler’s check [cheque BE]
seyretmek drive v
sıcak hot
sıfır zero
sıhhi torba air sickness bag
sık sık often
sıkıcı boring
sınırsız yakıt kullanımı unlimited mileage
sırf gidiş one-way [single BE] ticket
sırt back (part of body)
sırt ağrısı backache
sırt çanta backpack
sigara cigarette
sigara içilen smoking
sigara içilen yer smoking area
sigara içilmeyen non-smoking
sigorta insurance
silmek clear
sinema movie theater [cinema BE]
sipariş vermek order v
sivilce acne
siyah black
soğuk cold adj (temperature)
soğuk algınlığı cold n (flu)
sokmak bite (insect)
sol left (side)
son last adj
sonbahar fall [autumn BE]
sonra after
sonuncu last adj
sopa club (golf)
soru problem
soygun robbery
soyunma odası fitting room
söylemek tell v
sözlük dictionary
spor sport
spor masajı sports massage
stadyum stadium
su water
su kayağı water skis
su toplanması blister
surf tahtası surfboard
süper super (gas [petrol BE])
süpermarket supermarket
süpürge broom
sürahi carafe
sürücü driver
sütyen bra
süveter sweater
sweatshirt sweatshirt
Ş
şampuan shampoo
şapka hat
şarap açacağı corkscrew
şaraphane winery
şaşırtıcı strange
şehir town
şehirlerarası otobüs coach (long-distance bus)
şeker hastası diabetic (person)
şelale waterfall
şemsiye umbrella
şirket company (business)
şişe bottle
şişe açacağı bottle opener
şişlik swelling
şnorkel snorkel
şnorkel takımı snorkeling equipment
şort shorts
Şubat February
T
tabak plate
tabak çanak dish (utensil)
tablet tablet
takım team
takım elbise suit
taksi taxi
taksi durağı taxi stand
takvim calendar
tampon tampon
tanık olmak see v (witness)
tansiyon blood pressure
tarak comb
tarife schedule [timetable BE]
tarla field
tasarruf hesap saving (account)
taşınmak move v
tatil vacation [holiday BE]
tatil yeri vacation resort
tayt pantyhose [tights BE]
taze fresh
tecavüz rape
tehlikeli kavşak dangerous curve
tek kişilik oda single room
tek kullanımlık jilet disposable razor
tek yön one way
tekel bayii liquor store [off-licence BE]
tekerlekli sandalye wheelchair
tekerlekli sandalye rampası wheelchair ramp
tekne gezisi boat trip
tekrar etmek repeat v
tekrarlamak repeat v
teleferik cable car
teleferik pasosu lift pass
telefon phone n
telefon etmek phone v
telefon görüşmesi phone call
telefon kartı phone card
televizyon TV
temiz clean
temizlemek clean v
temizlik maddeleri cleaning supplies
Temmuz July
tenis kortu tennis court
tenis maçı tennis match
tepe hill; peak
tercüman interpreter
tercüme etmek interpret v
terlik slippers
termal kaynağı thermal spring
terminal terminal
teybe alınmış rehber audio guide
teyit etmek confirm v
tırnak törpüsü nail file
tipik typical
tişört T-shirt
tiyatro oyunu play n (theater)
top ball
toplantı meeting
toplantı odası meeting room
trafik ışığı traffic light
tren train
tren garı train [railway BE] station
tur round (of game); sightseeing tour
turist tourist
turist danışma bürosu tourist office
tutar amount (money)
tutmak take v (room); cost
tuvalet bathroom; restroom [toilet BE]
tuvalet kağıdı toilet paper
tünel tunnel
Türk Turkish (nationality)
Türkçe Turkish (language)
Türkiye Turkey
tütüncü tobacconist
U
ucuz cheap; inexpensive
uçak plane
uçak ile airmail
uçlarından alma trim
uçmak fly v
uçurum cliff
uçuş flight
uçuş kaydi masasi check-in desk
uçuş numarası flight number
ulusal national
uyandırmak wake (someone)
uygun suitable
uzak far
uzman expert
uzun long
Ü
ücret charge
ücretsiz free (without charge)
üç three
ülke country
ülke kodu country code
üslup style
ütü iron
ütülemek press v
V
vadi valley
vagon car (train compartment)
vajina iltihabı vaginal infection
vantilatör fan (ventilator)
vapur ferry
variş arrival (terminal)
varmak arrive v
vejetaryen vegetarian (person)
vergisiz eşyalar duty-free goods
vermek give v
vitrin window (store); window case
vize visa
voleybol volleyball
voleybol maçı volleyball game
vurmak strike v (hit)
Y
yağmurlu rainy
yağmurluk raincoat
yakın near; close (near)
yakında soon
yakını görme bozukluğu far-sighted
yakınları around (place)
yalnız alone
yan etkisi side effect
yangın fire
yangin kapisi fire door
yangın söndürme aleti fire extinguisher
yanında next to
yanlış wrong
yanlışlık mistake
yapmak do v
yardım help; assistance
yarım half adj
yarın tomorrow
yaşamak live v
yaşlı senior citizen; old adj (senior)
yastık pillow
yastık kılıfı pillow case
yatak bed
yavaş slow (speed)
yaya geçidi pedestrian crossing
yaz summer
yazmak e-mail v
yedi seven
yemek eat v
yemek vermek feed v
yeni new
Yeni Zelanda New Zealand
yer place; seat (theater, movies)
yer ayırtmak reservation
yer bezi mop
yerel local
yeşil green
yetişmek catch v (bus)
yetmiş seventy
yirmi twenty
yiyecek food
yol road; route; way
yol haritası road map
yol tutması motion [travel BE] sickness
yol vermek yield
yolculuk trip
yurtdışı abroad
yüksek high
yüksek sandalye highchair
yün wool
yürüyen merdiven escalator
yürüyüş yolu walking route
yüz hundred
yüz bakımı facial
yüzme havuzu swimming pool
yüzmek swim v
yüzük ring
Z
zaten already
zemin ground (earth)
zemin-kat odası ground-floor room
ziyaret visit n
ziyaret etmek visit v
ziyaret saatleri visiting hours
zor difficult
zorlu hard (difficult)